Siemens Nasıl Kuruldu? 178 Yıllık Yolculuğu: 10 Büyük Aşama

Werner von Siemens Kimdir?

Werner von Siemens, 13 Aralık 1816’da Almanya’nın Lenthe kentinde doğdu. Askeri eğitim aldıktan sonra Kraliyet Topçu Birliği’nde görev yaparken elektrik üzerine yoğunlaştı. Bilimsel merakı ve pratik zekâsı, onu dönemin en etkili mucitlerinden biri haline getirdi. Elektrik mühendisliği alanında yaptığı öncül çalışmalar, özellikle elektromanyetizma ve telgraf sistemleri üzerine yoğunlaştı.

Siemens, sadece bir mühendis değil, aynı zamanda stratejik bir vizyonere sahipti. Alman sanayisinin temellerini atan öncü figürlerden biri olarak kabul edilir. Daha sonraları kendisine “von” unvanı verilerek asil statüye yükseltilmiş, bu da onun bilimsel ve endüstriyel alandaki katkılarının devlet nezdinde de takdir gördüğünü göstermektedir.

Siemens’in Kuruluşu

1847 yılında Berlin’de Werner von Siemens ve mekanik mühendisi Johann Georg Halske, “Telegraphen-Bauanstalt von Siemens & Halske” adlı şirketi kurdu. Bu şirketin temel amacı, telgraf sistemleri üzerine yeni çözümler üretmekti. Siemens’in ilk büyük icadı, geleneksel sistemlere göre çok daha etkili olan iğneli telgraf cihazıydı.

Bu icat, iletişim teknolojilerinde bir devrim niteliği taşıdı. Prusya hükûmeti, Siemens’in sistemini hızla benimsedi. Böylece, Almanya içinde telgraf ağının genişletilmesinde Siemens & Halske büyük rol oynadı.

İlk Yıllarda Siemens’in Başarıları

Kuruluşunun ardından Siemens hızla büyümeye başladı. Telgraf hatlarının kurulumu için Prusya hükûmetiyle yapılan anlaşmalar sayesinde şirket ciddi bir güven kazandı. 1850’li yıllarda Rusya ve Hindistan gibi ülkelerle de büyük çaplı telgraf projeleri üstlenildi. Bu da Siemens’in yalnızca Almanya ile sınırlı kalmayan, uluslararası mühendislik firması kimliğini kazanmasının ilk adımı oldu.

Küresel Büyüme ve Uluslararası Genişleme

1860’lı yıllardan itibaren Siemens, Avrupa dışına açılmaya başladı. İngiltere’de kurulan şube, Siemens’in globalleşmesinin başlangıcı oldu. Ardından Rusya ve Japonya gibi pazarlarda da faaliyet göstermeye başladı. Siemens sadece iletişim sistemleri değil, aynı zamanda demiryolu sinyalizasyonu, su pompaları, altyapı donanımları gibi pek çok alanda da projeler gerçekleştirdi. Böylece şirket, çok disiplinli mühendislik alanlarında söz sahibi bir dev haline geldi.

Siemens ve Elektrifikasyon Çağı

Siemens’in asıl sıçraması, elektrik üretimi ve dağıtımı üzerine yaptığı yatırımlarla oldu. Dinamo makinesini geliştirerek elektrik üretimini daha verimli hale getirdi. 1881 yılında Almanya’nın ilk elektrikli tramvay hattını kurarak şehir içi ulaşımda büyük bir dönüşüme öncülük etti.

Ayrıca sokak lambalarının elektrifikasyonu ile şehirlerin aydınlatılmasında Siemens çözümleri tercih edilir hale geldi. Bu süreçte Siemens, bir enerji teknolojileri öncüsüne dönüştü.

Siemens Nasıl Kuruldu, Werner von Siemens’in 1847’de kurduğu Siemens & Halske telgraf atölyesi.
Siemens Nasıl Kuruldu,1847’de bir telgraf cihazıyla başlayan Siemens’in dünya çapındaki yükselişi.

Siemens’in 1. ve 2. Dünya Savaşlarındaki Rolü

Birinci ve İkinci Dünya Savaşları, Siemens için hem fırsatlar hem de zorluklar yarattı. Savaş dönemlerinde savunma sanayiine yönelik üretimler arttı. Özellikle iletişim sistemleri, radar teknolojileri ve altyapı donanımları geliştirdi. Ancak bu durum Siemens’in bazı etik tartışmalarla da anılmasına neden oldu.

İkinci Dünya Savaşı sonrası Siemens ciddi zararlar gördü ve üretim kapasitesini büyük ölçüde kaybetti. Ancak hızlı bir şekilde toparlanmayı başardı. 1950’li yıllara gelindiğinde yeniden yapılandırılmış ve büyümeye başlamıştı.

Siemens’in Teknolojik Dönüşümü (1950–1980)

Savaş sonrası dönemde Siemens, klasik elektrik mühendisliği dışına çıkarak elektronik, bilgisayar teknolojileri ve otomasyon sistemlerine yatırım yaptı. Bu yıllarda tıp teknolojilerinde de öncü adımlar attı. Özellikle manyetik rezonans görüntüleme (MR) gibi sağlık teknolojilerinde Siemens, uluslararası liderlerden biri haline geldi.

Aynı zamanda telefon santralleri, televizyon sistemleri ve veri işleme teknolojileri üzerine yatırımlar yaptı. Bu, Siemens’in bir teknoloji holdingine dönüşme sürecinin temelini oluşturdu.

Siemens ve Modern Endüstri 4.0 Dönemi

Günümüzde Siemens, Endüstri 4.0’ın ana oyuncularından biridir. Dijital ikiz, yapay zeka destekli üretim, nesnelerin interneti (IoT) ve dijital fabrika çözümleriyle dünya çapında sanayi dijitalleşmesinde öncü rol oynamaktadır.

Özellikle Siemens Digital Industries ve Siemens Software çatısı altında yazılım tabanlı üretim çözümleri geliştirilmekte, otomasyon sistemleri dünya genelinde endüstriyel tesislerde kullanılmaktadır.

Siemens Türkiye’de

Siemens, Türkiye’de ilk kez 1856 yılında telgraf sistemi çalışmalarıyla faaliyete başladı. 1928’de İstanbul’da ofis kuruldu ve 1958’de Gebze’de büyük bir üretim kampüsü açıldı. O günden bugüne enerji altyapısı, şehir elektrifikasyonu, sağlık cihazları ve otomasyon çözümleriyle Türkiye’nin kalkınmasında etkin rol oynadı.

Özellikle İstanbul metrosu, şehir hastaneleri ve enerji santrallerinde Siemens çözümleri kullanıldı. Siemens Türkiye bugün hem üretim hem de Ar-Ge faaliyetleriyle global yapının önemli bir parçası konumundadır.

Günümüzde Siemens: Çok Uluslu Bir Dev

2020 sonrası Siemens, yeniden yapılanmaya giderek enerji bölümünü Siemens Energy, sağlık teknolojilerini ise Siemens Healthineers adı altında bağımsızlaştırdı. Bu sayede odaklanmış şirket yapısıyla daha çevik ve verimli hale geldi.

Günümüzde Siemens; sürdürülebilirlik, yapay zeka, yeşil enerji ve mobilite çözümleri gibi alanlarda öncüdür. Yaklaşık 300.000 çalışanı ve 70 milyar Euro’yu aşan cirosu ile Siemens, dünyanın en büyük mühendislik ve teknoloji şirketlerinden biri olmayı sürdürmektedir.

Siemens’in 1847’de küçük bir telgraf atölyesi olarak başlayan yolculuğu, bugün dijitalleşmiş bir teknoloji imparatorluğuna evrildi. Werner von Siemens’in vizyonu, şirketin yüzyılı aşkın süredir teknolojinin ön saflarında yer almasını sağladı. Siemens’in geçmişi, inovasyonun, mühendisliğin ve sürdürülebilirliğin birleşiminden doğan bir başarı hikâyesidir.